Mengücekliler (1118-1250)
Mengücük Gazî'nin, Malazgirt savaşına iştirak ettiği ve bu savaştan sonra Sultan Alp Arslan'ın Anadolu'yu zabtetmek için görevlendirdiği beyler arasında bulunduğu bilinmektedir. Türkmen beylerinden Mengücük, Anadolu'nun fethi sırasında Erzincan, Kemah, Divriği ve Karahisar'ı zaptetmişti. Kendisi bu çarpışmalarda şehit düştü. Oğlu İshak, 1118'de bu bölgede, babasının adını taşıyan beyliği kurdu.
İshak Bey, beyliğini korumak için Selçuklularla, Artuklu ve Danişmendli beylikleriyle mücadele etti. Fakat Artuklu Belek tarafından mağlup edildi (1120). İshak Bey 1142'de ölünce beylik ikiye ayrıldı. Oğullarından Davud, Kemah ve Erzincan'da, Süleyman ise Divriği'de kendi beyliklerini ilan ettiler.
Erzincan Kemah kolundan Fahreddîn Behrâm-şâh (1162-1225) ülkesini iyi yönetmiş, Erzincan onun zamanında önemli bir kültür ve ticaret merkezi haline gelmişti. Bu sırada Mengücüklü Beyliği, Türkiye Selçukluları Devleti'ne tâbi olmuştu.
Davud Bey, Selçuklu II. Kılıçarslan tarafını tuttuğu için, ona düşman olan Danışmendli Yağıbasan tarafından 1162'de öldürüldü. Yerine geçen Fahreddin Behramşah, II. Kılıçarslan'ın damadı idi. 63 yıl hüküm sürdü ve bu süre içinde Erzincan'ı bir ticaret ve kültür merkezi haline getirdi.
Behramşah, 1125'te öldüğü zaman oğlu Davudşah, Erzincan'da öteki oğlu Mehmed, Karahisar'da oturuyor ve bu şehirleri idare ediyorlardı. Bu şehirler 1128'de I.Alaeddin Keykubat tarafından Selçuklu topraklarına katılınca, beyliğin Kemah-Erzincan Kolu ortadan kalmış oldu.
Divriği idaresini elinde tutan İshak Bey'in oğlu Süleyman ölünce, yerine oğlu Seyfeddîn Şehinşah geçti. Şehinşah Hıristiyanlarla mücadelede başarılı oldu. Selçuklu II. Kılıçarslan'a ve Sultan Süleymanşah'a bağlı kaldı. Fakat bu ailenin son beyi Melik Salih zamanında, Sultan I. Keykubat beyliğin topraklarını sınırlarına kattı ve Mengücük Beyliği sona ermiş oldu.
Divriği kolunun beylerinden Seyfeddîn Şahinşah (öl.1197) Türkiye Selçuklularına tâbi idi. Onun türbesindeki kitabeden Alp, Kutlug, Tuğrul ve Tegin gibi Türkçe unvan ve lâkablar kullandığı anlaşılıyor.
Mengücükler, bir çok sanat eserleri yaptırmışlar ve bunlardan özellikle Divriği'de bulunan bazıları zamanımıza kadar gelmiştir. Bu eserlerden birisi Divriği'deki Kale Câmii'dir ve 1180-1'de Şâhin-şâh b. Süleymân tarafından yaptırılmıştır.
Yine aynı kasabadaki meşhur Ulu Câmii de Mengücüklerden Ahmed Şâh tarafından 1228-89 yılında inşâ ettirilmiştir. Bu câmiin kapıları sanat tarihi bakımından birer şaheserdir. Ulu Câmii'n minberini ve hisarın kapılarından birini de Ahmed-şâh yaptırmıştır. Mengücüklü eserlerinden birisi de, Behrâm Şâh'ın kızı Turan Melek tarafından Ulu Camii'ye bitişik olarak yaptırılan Dârüşşifâ'dır.