Merhaba, ben bir ülkede inanış ve ya inanmama tartışması yerine iyilik ve kötülüğün tartışılmasını istiyorum. Her 2 tarafta da iyi ve kötü insanlar var bu tarafları haklı ve ya haksız kılmaz bence. Çünkü bir insanın tarafı, değerleri ve inancı sadece ve sadece kendisini ilgilendirir. Toplumu ilgilendirmez. Ben bir müslümanım ve inanın gram umrumda değil kimin neye inanıp inanmadığı kimin ne giydiği kimin ne içtiği, hepsine tek tek insan olarak öncelikle saygım var benim. Benim kendimden başka kimin üzerinde böyle bir yargım söz konusu olabilir ki ben herhangi bir insanın inancına giyimine ve ya kendine göre edindiği herhangi bir şeye laf atabileyim ? Toplumlar eğer belirli saflara ayrılacaksa bu saflar inançlı, inançsız, kadın , erkek ve ya diğer zıt durumlardan herhangi bir ikilisine değil iyi ve kötü olarak ayrılması gerekmez mi ? Neden insanlara bakarken ve ya onları severken giyimlerini, görünüşlerini inançlarını değerlendiriyoruz da karşımızdaki insanın iyi kötü ve ya erdemli olup olmadığı hiç mi hiç umrumuzda olmuyor ? Neden herkes bir şekilde kendi beyninin içindeki her düşünceyi belirli bir topluma ve ya kitleye dikte etme ihtiyacı hissediyor. Kendimiz ne hissedersek hissedelim neye inanırsak inanalım niye karşımızdaki insanlarla kaynaşamıyoruz ? Budur beni rahatsız eden şey.