NeSL-i TüRK
Daimi Üye
- Aktiflik
- K.Tarihi
- 2 Tem 2010
- Mesajlar
- 48
- Puanı
- 4
Ülkenin en başarılı ressamlarından biri kabul ediliyordu, ama içinde bir duygu kendisini yıllar sonra da hatırlatacak başyapıtını henüz ortaya koymadığını söylüyordu.
Ve bir gün karar verdi. “En güzel şey”in resmini yapacaktıGünlerce düşünmesine karşın, kafasında tam olarak neyin resmini yapacağına ilişkin b...ir düşünce oluşmuyordu. Aradığını bulmak için dalgın dalgın yürüdüğü bir yolda, karşısına çıkan yaşlı adama sordu:
Dünyanın en güzel şeyinin resmini yapmak istiyorum, ancak ne yapacağımı bilmiyorum. Bana nasıl yardım edebilirsiniz?
Yaşlı adam ressama bakıp düşüncesini şöyle anlattı.
“Aradığını inançla ibadet edilen bir mabede bulabilirsin oğlum”
Ressam yoluna devam etti. Az ileride nikah salonundan çıkmış, balayına gitmek üzere olan bir çift gördü. Bu kez çiçeği burnunda geline sordu aynı soruyu:
Sizce dünyanın en güzel şeyi nedir?
Gelin, eşinin gözlerinin içine sevgiyle bakarak yanıtladı.
“Aşk” dedi. “Aşk fakirliği zenginliğe, gözyaşlarını gülümsemeye döndürür. Azı çok yapar. Onsuz güzellik olmaz”
Duyduğu bu iki ayrı açıklamayı düşünerek yoluna devam eden ressamın karşısına yorgun bir asker çıktı bu kez. Ressam aynı soruyu ona da sordu. Yüzünde yaşadığı, gördüğü olayların derin izlerini taşıyan asker fazla düşünmeden cevapladı.
Dünyanın en güzel şeyi barış ve huzur, en çirkin şeyi ise savaştır! Dedi. Barış ve huzuru bulduğun yerde mutlaka güzelliği de bulursun
Sorusuna bulduğu cevaplar ressamı rahatlatacağına daha da kederlendirmişti.
İnanç, Aşk, Barış ve Huzur kağıda nasıl dökülebilir, resimle nalsı anlatılabilirdi ki evinin önüne geldi, dalgın bir halde kapıyı açıp,içeri girdiğinde dünyanın en güzel şeyin cevabını bulduğunu anladı.
Babacığım diye kendisine koşan çocuğunun gözünde inancı gördü ve onu kendisine verdiği için Allah”a şükretti. “Hoş geldin” diyen eşinin gözleri aşkla aydınlanmıştı. Ve evinde, askerin sözünü ettiği barış ve huzur vardı.
Hiç zaman kaybetmeden tuvalinin karşısına geçti ressam, ve çok kısa bir sürede en güzel resmini tamamladı.
Tablonun adı yuvamdı.
Ve bir gün karar verdi. “En güzel şey”in resmini yapacaktıGünlerce düşünmesine karşın, kafasında tam olarak neyin resmini yapacağına ilişkin b...ir düşünce oluşmuyordu. Aradığını bulmak için dalgın dalgın yürüdüğü bir yolda, karşısına çıkan yaşlı adama sordu:
Dünyanın en güzel şeyinin resmini yapmak istiyorum, ancak ne yapacağımı bilmiyorum. Bana nasıl yardım edebilirsiniz?
Yaşlı adam ressama bakıp düşüncesini şöyle anlattı.
“Aradığını inançla ibadet edilen bir mabede bulabilirsin oğlum”
Ressam yoluna devam etti. Az ileride nikah salonundan çıkmış, balayına gitmek üzere olan bir çift gördü. Bu kez çiçeği burnunda geline sordu aynı soruyu:
Sizce dünyanın en güzel şeyi nedir?
Gelin, eşinin gözlerinin içine sevgiyle bakarak yanıtladı.
“Aşk” dedi. “Aşk fakirliği zenginliğe, gözyaşlarını gülümsemeye döndürür. Azı çok yapar. Onsuz güzellik olmaz”
Duyduğu bu iki ayrı açıklamayı düşünerek yoluna devam eden ressamın karşısına yorgun bir asker çıktı bu kez. Ressam aynı soruyu ona da sordu. Yüzünde yaşadığı, gördüğü olayların derin izlerini taşıyan asker fazla düşünmeden cevapladı.
Dünyanın en güzel şeyi barış ve huzur, en çirkin şeyi ise savaştır! Dedi. Barış ve huzuru bulduğun yerde mutlaka güzelliği de bulursun
Sorusuna bulduğu cevaplar ressamı rahatlatacağına daha da kederlendirmişti.
İnanç, Aşk, Barış ve Huzur kağıda nasıl dökülebilir, resimle nalsı anlatılabilirdi ki evinin önüne geldi, dalgın bir halde kapıyı açıp,içeri girdiğinde dünyanın en güzel şeyin cevabını bulduğunu anladı.
Babacığım diye kendisine koşan çocuğunun gözünde inancı gördü ve onu kendisine verdiği için Allah”a şükretti. “Hoş geldin” diyen eşinin gözleri aşkla aydınlanmıştı. Ve evinde, askerin sözünü ettiği barış ve huzur vardı.
Hiç zaman kaybetmeden tuvalinin karşısına geçti ressam, ve çok kısa bir sürede en güzel resmini tamamladı.
Tablonun adı yuvamdı.