IMLEGEND
Aileden
Ariel Hanson hayatı boyunca bir dahi olarak karşılandı. Altı yaşına geldiğinde babasının kimya ciltlerine gözünü dikti. On birinde çok nadide bir çiçek mutogenesisi hakkında ilk çalışma raporlarını yayınladı. On altısında yaşıtlarından iki sene önce mezun olarak Tarsonis Üniversitesinde full burs kazandı ayrıca ünlü terroformer olan babası Dr. Bernard Hanson sayesinde prestijli bir enstütüye atandı.
Bursu kabul edip evini geride bırakmak zor olacaktı. Hayatının çoğunu babası sayesinde Agria'da Dünya Pastoral Koloni Kurumu'nda geçirdi. Ariel'in annesi; ünlü genetikçi Dr. Talise Cogan, Eşi Bernard ile nispeten çorak bir dünya olan Agria'da yaşamaya karar verince boşandı. Ariel'in annesinin yokluğunda Agria'lı colonistler onun ailesi gibi olmaya başladılar.
Agria aynı zamanda ileri teknoloji araştırmaları ve Dünya Botanik Rezervleri ile övünülür, bu sebeple Bernard Ariel'i Tarsonis Bursunu kabul etmesi için yönlendirmiştir. Ona göre Agria kızının bilim kariyerinde ihtiyacı olan herşeye sahiptir ve Bernard'ın asıl niyetinin kızı için koloni bulup ona daha iyi bir hayat istemesidir. Buna rağmen sonrasında kişilik arayışları ve babası ile şiddetli tartışmalarından Ariel Tarsonis'e gitmeyi seçmiştir.
Tarsonis Üniversitesinde Ariel Biomühendislik üzerine 3 sene doktora yapmış, onlarca kelle avcısının dikkatini çekmiştir. Çok yüksek meblalı iş tekliflerine rağmen Ariel onları geri çevirmiştir. Akranlarının politika ve zalimliği karşısında hayal kırıklığına uğramış, başarılı olmak için diğerlerine ihanet edenleri görmüştür.
En son olarak Ariel'in yaptıkları dünyadaki en seçkin araştırma tesisi olan Tarsonis de çalışan annesine kadar gitti, Annesi ise onu yıllar boyunca görmemişti ancak Talis halen daha onun kızının araştırmalarına öncelik veriyordu.Ariel için herşeyden önce entellüktüel sınıfa ait personel arşivleri elinde bulunduran annesinin Tarsonis hakkında ki fikri korkutucu bir biçime bürünüyordu.Ariel Agria'ya dönmeye karar verdiğinde babası gibi "gerçek" dünyadan kaçtığı idda ediliyordu.Ariel'in teyit ettiği sözlerine göre : "Tarsonis gerçek dünya ise bu onun parcası olmak istediği bir şey değildi."
Ariel'in babası ona asla neden dönmeyi seçtiğini sormadı, ya da ilk gittiği(Agre) yeri terk ettiği için ona kin beslemedi.O sadece kızı döndüğü için mutlu idi.Bernard koloninin başkanı olduğu zaman, Ariel ikinci en yetkili kişi oldu.İlerleyen yıllarda Agria'nın nispeten güvenli ve huzurlu ortamı Koprulu Sektörü kasıp kavuran bir kaos ortamına bıraktı.Konferedasyon düştüğünde Terran hükümeti Agria'yı dünyada birinci botanik merkezi ve kalıcı defans güçü istasyonu olarak atadı.
Fakat o tarihden itibaren kanlı olayların sayısı 2503 yılında ağır zırhlı bir korsan grubunun Agria'ya saldırması ile kolonin yüksek teknolojinin bilim ekipmanlarının çalması gibi, Ariel'i yönetim hakkında soru sormaya itmiştir.Özellikle Dominion donanması değerli varlıkları korumak için korsanlara karşı mücadele vermiş ama bu işlemde askerler dikkatcizce capraz ateşe mağruz kalmışlardır.Ölenler yüzünden dehşete kapılan Ariel kendi hayatını riske atarak ağır savaş alanındaki düzünelerce masum seyirciyi kurtarmıştır.
Sonunda korsanlar gezegenden def edilmiş ama Ariel'in gözleri korku dolu gerçekleri görmeye başlamıştır: Agria'da ki koloni Dominion tarafından gözden çıkarılmıştır.Her hikaye gibi tarih kendini tekerrür etmiş Ariel kendini Agria'daki iyi insanları korumaya adamış ve kolonin daha iyi geleceği için araştırmalara devam etmiştir.